10 Ağustos 2022 Çarşamba
YAŞAM...
Toprağın üstünde, gökyüzünü gören nefes alan nice ölüler vardır da kimse bilmez..?
İnsan kendi olamıyorsa, görünmez bir kafesin içinde esaret altında ise, sürekli psikolojik işkence içinde ise, o insan yaşıyor mu sanırsınız...?
Sadece nefes almak yaşamak mıdır...?
Saygının, sevginin, nezâketin, hoşgörünün, empatinin olmadığı bir yaşam alanında yaşamak yaşamak mı sanırsınız ..?
Nice varlık içinde olanlar gördüm, fakirdiler.. Çünkü kalpleri katı ve kara, yüzleri ketum ve asık, dilleri zehir saçıyordu...Kibirden öleceklerdi.
Nice yokluk içinde olanlar gördüm, çok zenginlerdi..
Çünkü sevgi dolu kalpleri, güzel bakan gözleri, tatlı dilleri, iyileştiren gülümsemeleri, gökyüzüne uçuran kahkahaları vardı. Alçak gönüllü, hoşgörülü, saygılı ve paylaşımcı idiler..Sevgi ile coşan filiz gibiydiler..
Öyle güzel, mutlu ve sevgi dolu idiler ki ; ölüm çok uzakda idi ..
Yaşam öğretti ki; insani değerlerin olmadığı her yer ölümdü, mezardı, esâretti..
Kimse esâret altında yaşayamaz, sadece nefes alıp verir, o kadar...
Bencillik öldürür, saygısızlık öldürür, kibir öldürür, sevgisizlik öldürür, nezâketsizlik öldürür...
Ne para pul, ne etiket kariyer...! Hepsi boş, insan insan değilse...
Her zaman derim...!
Saygı, sevgi, nezâket, hoşgörü, empati, tatlı dil, güler yüz, alçakgönüllü olmak, iyilik bir insanda olmazsa olmazdır...Mutlaka herkezde olması gerekendir..Yoksa bunlar, Orada yaşam yoktur..Sadece nefes alıp veren, mutsuz , yaşayan ölüler vardır..
Aldanmayın kimsenin göründüğüne...
Kimler ne derler, çileler içindedir de imdat dahi diyemezler...
Toplumların iyileştirilmesi gerek...Her insanın tek tek iyileştirilmesi gerek..Ev, ev, mahalle, köy, ilçe, il olarak iyileştirilmesi gerek..
İnsani değerlerin yeniden hatırlanması ve yaşatılması gerek..
Kibir, bencillik, lüks ve paranın gücüne sempati insanlığı yok eden zehirlerdir...
Bizim sevgiye, saygıya, ilgiye, empatiye, nezâkete, hoşgörüye, iyiliğe, birliğe ihtiyacımız var..
Yeryüzü yaşayan ölülere değil, gerçekten yaşayan ve yaşatan mutlu, sevgi ve umut dolu, coşkulu insanlara hasret..
Sevgi ve Saygılarımla Dostlarım...
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
15 Mayıs 2022 Pazar
GÜVEN...
Güven, bilgiden de önemlidir...!
Ve başka bir şey; biri sürekli size yıkıcı eleştiriler yapıyorsa ve sizde hiç olumlu birşey görmüyorsa burada da kesinlikle kötülük vardır.. Art niyet vardır.
İnsan, insana ışık olmalı, yol açmalı...
Dürüst ve erdemli bir insan kimsenin ışığını yok edip karanlığa, umutsuzluğa itmez..
İnsanın son nefesinde dahi umut vardır. Yaradan son nefesimize dahi umut vermiştir.
İnsanlar bilerek ya da bilmeyerek yanlış seçimler yapmak zorunda kalmış olabilirler, kendileri dışında gelişen bir takım şeyler yüzünden yazgıları değişmiş de olabilir. Herşey herşey olabilir.. Bu insanları değersizleştirmez.. Herşey insan içindir. Zaman içinde kimin ne olacağını kimse bilemez..
En zifiri karanlık da aydınlık olur, en imkânsız denilen engel de hiç olur, aşılır.
Ego ve kibir en kötü yazgıdan da kötüdür...
İnsanları iyice tanımadan, bilmeden, sadece güvendiğiniz biri tavsiye etti diye kimseye yüksek paye vermeyin, güvenmeyin, inanmayın..
Yarım asırlık ömürde ne insanlar gördüm de bitti sandım dediğimde yeni yeni insancıklar görüp yine de şaşkınlıklar yaşadım. Sonsuz türü var insanın.. Bitmiyorlar bilin bunu..
Siz, Siz olun kendinize sahip çıkın ve hiç kimseye güvenmeyin. Sadece kendinize ve sizi yaradana güvenin..
Herşeyinize sahip çıkın.
Dünya; egosuna, hırsına yenik, karanlık ve zalim, kötü insanlarla dolu. İyiler de var ancak çok azlar ve çoğu da yaralıdır, zulmedenler tarafından...
Kendinize, çocuğunuza, ailenize sahip çıkın, sırrınızı sahip çıkın, paranıza, emeğinize, zamanınıza sahip çıkın...
Hani geçiyoruz ya şu dünyadan, en azından huzurla ve sevgiyle geçelim.
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
6 Nisan 2022 Çarşamba
UMUT
Keşke bir çiçeğe, böceğe romantik sözler yazmak kadar basit olsaydı hayat..
Yaş ilerleyince hayatın ergenlerdeki gibi uç uçuş olmadığını anlıyor insan...
Her zaman derim;
Yaşam çemberi ne kadar küçükse hayaller o kadar basit ve mutluluk da o kadar çok...
Yaşam çemberi büyüdükçe insan hayallerle, çiçek, böcekle avutamıyor kendini...
Mutluluk denen şey olmuyor, onun yerine insan huzuru arıyor...
Kalabaklıktan tenhalığa, tek başınalığa yol alıyor...
Çoğu konuşmalar lak laktan öteye gitmiyor, zaman ziyân oluyor...
İnsan çemberinin dışına çıktığında bildiği herşey anlamını kaybediyor...
At gözlüklerini çıkarıp atıyor...
Herşeye sonsuz bir gözle bakıyor...
Gördükleri, bildikleri, öğrendikleri onu dünyasal basit şeylerden uzaklaştırıyor...
Mesela aşk, aşk olmaktan çıkıyor...
Birinin sevdiği olmak hiç ama hiç anlamlı gelmiyor...
Çünkü sevgi, sağlık, huzur ve bilgelik ile yol almanın mucizesini yaşıyordur.
Kendini sevdiğinde, başka sevgiye ihtiyaç duymuyor..
Zamanını bilgelik yolunda ışık olmak için kullanıyor.
İşte o zaman beş duyu ile anlamlı olan çok şey anlamını kaybediyor.
Birşeyleri bilip de, bilmeyenlerin boşa çabalarını görmek de maalesef yüreği burkuyor.
Ancak elden gelen birşey yoktur.
Herkes kendi bilincine yolculuk yapmak zorunda.
Kimse kimsenin yerine hiç bir şeyi yaşayamıyor.
Bu mümkün olsaydı en başta anneler çocukları için herseye gönüllü olurlardı.
İşte Dost...
Dünyanın sonsuz aynası ve yansıması var.
Sen hangisine denk geliyorsan onu gerçek sanıyorsun.
Oysa hepsi ayrı ayrı bir yanılsama sadece..
Diyeceğim o ki...!
Lütfen hiç bir şeye anlam yükleme...
Sadece kendi çemberinde kendinin en iyisi olmaya bak..
Gerisini de takma kafana...
Olana eyvallah de geç, takılma...
Üzülme, dert etme...
Gülebiliyorsan gül lütfen ve geç gitsin...
Kuantum alanda sonsuz ihtimaller senin için hazır...
Seçim sana kalmış...
Her insan kendi seçimlerini yaşar ve sonuçlarını görür..
Keşke her ne ise yaşadığımız böylesi çetrefilli olmasaydı...
İnsan yeryüzünde efendi sayılan, sonsuz gücünün farkında olmayan bir aciz aslında...
Ömrümüz, yolumuz kolaylıkla olsun...
Mucizeler her birimizi kolaylıkla bulsun...
Güneş herbirimize gülümsesin...
İşte umut ya...
Buraya yine de insanlık adına bir umut bırakalım...
Sevgi, saygı ve selamlarımla...
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
9 Ağustos 2021 Pazartesi
YAŞA HAYATI..!
Bu dünya içindeki canlı ve cansız varlıklarla bir bütün ve bu bütünde biz insanlara çok şey düşüyor. Görevimiz büyük ve anlamlı...
İyiliğin, dürüstlüğün, samimiyetin olduğu yerde hayat, mutlulukla ve sevgi ile vardır. Çokça sevelim herşeyi, herkesi, her canlıyı...ve izin verelim sevilmeye...
Düşün...! Sevsen de ecel var, sevmesen de... Hani hayatı çatlak bardaktaki suya benzetirler ya... o kadar doğru ki... Sen o suyu içsen de içmesen de bitecek birgün, akıp gidecek. Madem ki her durumda akıyor hayat, o zaman son damlanın son zerresine kadar sen iç o suyu, yaşa şu hayatı... Geç olmadan fark et yaşamın nasıl güzel bir mucize olduğunu.
Toplumun bize verdiği, yapıştırdığı, görev gibi tüm hayatımıza kazıyarak mühürlediği o kadar çok sıfat var ki...! VE Bizler o sıfatların o kadar çok boyunduruğuna girmişiz ki; farkına varmadan köleleşmiş, aldığımız nefesi bile çevremizdekilerin bir lûtfu gibi görmüşüz.
Oysa bizi bir yaratan vardı, herkesi ve herşeyi, tüm var oluşu yaratan bir Yaratıcı... Allah, Tanrı, Rabb...Ismini senin yüce gönlün ne derse onu bil, söyle, düşün... Kimse kimsenin yaşamını ipotek altına alamaz. Güzel Allah'ım bizleri sevgiyle ve hür iradeyle yarattı. Fıtratımızda esaret yok. Herkes hür, özgür ve sevgi ile mutluluğa uyumlu yaratıldı.
Biz insanlar ise efendi ve köleliğe pek hevesli, pek gönüllü olduk. Maalesef şu an dünya böyle... Her ülke, her ev, her aile, her yaşamda durum bu...
İnsan çeşitli sebeplerle esarete katlanmak zorunda bırakılıyor. Sonrasında hasta ve mutsuz insanlar, öfkeli ve saldırgan insanlar, umutsuz ve güvensiz insanlar, yaşamaktan ve sevmekten, sevilmekten korkan insanlar oluşuyor. Tamamen yaradılışa ters, zıt bir oluşum bu...
Kendi adıma olmakta olanın farkına vardığım için çok şanslıyım. Bana bu bilinci kazanmamda görevli insanlara kalben, gönül ve yürek dolusu, sonsuz teşekkürler ediyorum.
Emin olun şu anki bilincimde olsaydım; sadece sevmenin değil sevilmenin de mutluluğunu tatlı tatlı yaşardım.
Kimsenin esiri ve kölesi olmadan, dünyevi sıfatlardan kendinizi azad ederek, korkularınızı sevgiye dönüştürerek, çok çok mutlu yaşamak mümkün...
İnsan belli bir olgunluğa gelmeden bazı şeyleri anlayamıyor. Çok şükür ki henüz gençken ve daima genç kalmaya niyet etmişken bunun farkına varabildim.
Hayatımıza giren insanlar bize hep birşeyler öğretmeye ya da bizim birşeyleri fark etmemize yardımcı olan ilâhi görevli insanlardır. Hepsine ne kadar teşekkür etsek azdır.
Son zamanlarda öğrenip, idrâk ettiğim birşey de rakamlara hapsolmanın gereksizliği, toplumun dayattığı gereksizlikler...Sevmek ve sevilmek, saygı ile mutluluğu barındırır içinde.. Bu çok ulvi bir şey.. Diliyorum herkes yaşasın.. Bunun için rakamlar dahil( boy, kilo, yaş vs.) , toplumun hiç bir dayatmasına ihtiyaç yok. İhtiyacınız olan tek şey samimiyet, dürüstlük, saygı ve sevgi dolu güzel bir çift yürek.. Hepsi bu...
İnanın herşey kolay ve mümkün...Yeter ki o çatlak bardaktaki suyu ziyân etmeyin, için, yaşayın hayatı, kendinize izin verin.. Emin olun Siz buna değersiniz.
"Hayat sevince güzel, sen sevilirsen eğer.."
Ne dersiniz vakti gelmedi mi..?
Yüreğim dolusu, sonsuz sevgilerimle Dostlarım...
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
13 Temmuz 2021 Salı
DEĞER, İNSANIN KENDİSİNDEN BAŞLAR.
Sevgi ve mutluluk da yoktur.
Hayat bizi istemeden de olsa seçimlere zorlar.
Bu seçimler, toplumun dayattığı ve vicdanının elvermediği seçimlerdir.
Kötünün iyisidir ama asla iyi değildir.
Ve sırf bencillik olmasın diye, bile isteye kendini feda etmendir.
Ne yazık ki; kimse de sen kendini feda ettiğin için sana değer vermiyor.
Değer, insanın kendisinde başlar.
Sen kendine değer vermezsen, en kıymetlin dahi sana değer vermiyor.
Sen canım dedikçe canın acıtılır en hoyratından...
İnsanlar zalimdir.
Ve çıkarcıdır.
Daima güçlünün tarafındadırlar.
Unutma...!
Sendeki değer, fedâya ya da özveriye dönüştüğünde,
Karşındaki insanda saygısızlık ve nezaketsizlik çığlık atar..!
Bunun farkında ol...
Ya sokak seni katleder ya da sığındığın seni sürekli aşağılar.
Dedim ya bazı seçimler kötünün iyisidir.
İstemesen de bu seçimi yapmaya hayat zorlar seni...
Ben artık kara bir yazı olduğuna inanıyorum.
Ömrüm bu yazıyı beyaza çevirmekle geçti.
Bazen başarsam da sonunda yine kaybeden ben oldum.
Bazı karanlıklar öyle büyüktür ki: senin ışığın azıcık aydınlatır ve sonra bir üfleme ile söner gider.
İnsanlığını kaybetmiş toplumların bireyleri daha çok zalimdir.
Ne yazık ki adaleti yok bu dünyanın da, insanların da...
Hani derler ya;"ne yaptımsa olmadı" diye
İşte öyle....
"Doluya koydum, almadı, boşa koydum, dolmadı."
Diyorum ki;
Saygı ve nezâket önemli...
Değer önemli...
Çünkü bunların olmadığı yerde sevgi de yoktur...
Kim, bir ömür böyle yaşayabilir ki..?
Zordur; insan olmayanlar içinde insan kalabilmek.
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
15 Haziran 2021 Salı
SEN VARSAN HERŞEY VAR…
Sen yoksan hiçbir şey yok…
Senin varlığındır dünyaya anlam katan…
Sen yoksan, ne neye yarar ki...?
Kendini sev…
Kendini çok sev…
Sen çok değerlisin,
Çünkü Seni Yaradan değerli…
Şikâyet etme, mızmızlanma…
Şükret, sevinçle, ve coşkuyla yaşa…
Uyandığın her gün sana yeni bir ömürdür…
Ömrünü güzel yaşa…
Hayata bir çocuğun gözünden bak…
Mutluluk için küçük şeyler yeterli…
Sen yeter ki mutlu olmayı iste…
Sen yeter ki kendinin farkında ol...
Hey!!! Sen...!
Evet, evet Sen…
Bu yazdıklarımı okuyan Sen...
Biliyor musun, belki Seni hiç tanımıyorum,
Ama Seni çok seviyorum…
Çünkü Seni Yaradanı çok seviyorum…
Çünkü, Seni Yaradanı biliyorum…
Maddeden manaya yol alırsan,
Birden bütüne, bütünden bire;
Akan sevgi olduğunu da görürsün…
Ve anlarsın ki ;
Her şey sen varsan vardır…
Sen varsan tamdır…
Şimdi söz ver..!
Kendini ve herkesi,
Tüm yaratılmışı çok sev...
Çünkü Sen buna değersin…
Sevmek ve sevilmek Senin hakkın…
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
22 Mayıs 2021 Cumartesi
GÜLÜMSE VE SEVGİ OL
Harika bir gün ve
harika bir hafta diliyorum Dostlar, Hepimize.
Ne olursa olsun yüzümüz her daim tebessüm etsin.
Yaşamak, dünyada insan olmak inanın çok çok
değerli. Her birimiz çok çok çok şanslıyız.
Şükürde ve farkındalıkla olalım. Bizler nefes
alıyorsak şu hayatta her şey mümkündür. İnanın her şeye gücümüz yeter.
Sadece sevin, affedin, kabul edin ve
şükredin. Düne takılmayın, yaşadığımız ana bakın. Şimdinin gücünü fark
ettikçe geçmiş hiç olmayacak ve geleceğin inşasını da siz yapmış
olacaksınız.
Bir tanecik ömrünüz var, sizden bir tanecik var şu
dünyada, diğer bütün insanların da bir tanecik olduğu gibi.
Empati ile yaşayın ama kendinizi mutlaka
görün.
Hoşgörü ile yaşayın ama kendinizi de mutlaka hoş
görün.
Affedin ve kabul edin, kendinizi ve herkesi, her
şeyi.
Sevgiyle yaşayın, kendinizi de severek yaşayın.
Dünyada insan olarak yaşamanın en
büyük şans olduğunun farkına vararak kendinizi sonsuz ve sınırsız
sağlık, şifa, sevgi, şans, başarı ve berekete uyumlayın. Ve mucizeleri
dilediğinizce yaşayın.
Şunu bilin ki; birileri size kapıları açabilir,
yolunuza ışık tutabilir ancak o yolu yürüyecek olan sadece sizsinizdir ve her şey
ilk adımla başlar.
Siz, biz, hepimiz o ilk adımı atmaya ve
ilerlemeye, sınırsız sağlığa, şifaya, şansa, başarıya,
sevgiye, bolluk ve berekete değeriz.
Çünkü her birimiz ayrı ayrı ve bütün halde
çok değerli, biricik varlıklarız. Hepimiz çok özeliz.
Hadi Güzel Dostum, gülümse aynadaki sana,
sevgiyle sar, kucakla kendini. Sen, sana hazırsan bütün dünya ve evren de
sana hazır.
Gülümse Dostum, gülümse.
Sen çok değerlisin, çok şanslısın.
Sevgiyle…
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar