Hayat garip, insanlar garip...
Tuhaf bir illüzyon örgüntüsü...
İnsanlar yaşamaya mı çalışıyor yoksa gördüğü iyi şeyleri yok etmeye mi?
Öyle tuhaf bir durum ki..!
Yarım asır yaşadım anlayamadım, insanların içindeki çirkefliği...
Sen ne kadar iyi olursan ol, karşındaki kötü ise kötüdür.
Şunu anladım ki;
Kendinize sahip çıkmanız gerekiyor ve kimseye yüreğinizi asla açmamanız gerekiyor.
Masumâne ağzınızdan çıkan her söz ya koz olarak saklanıyor ya da yanlış anlaşılıyor.
Yüreğinizden masumca sunduğunuz o tertemiz sevginize bile şüphe duyuyorlar.
İnsanlar ne ara bu kadar körü, ard niyetli, zalim ve sevgisiz oldular bilmiyorum.
Ya da hep böyle idiler de ben mi görmüyordum?
Yaş ilerledikçe çok şeyi insan daha iyi anlıyor.
Meselâ kalabalığın gereksizliğini,
Tek başınalığın paha biçilemez bir değer olduğunu,
Çekirdek ailenin tek ve en büyük sevgi, güven, servet, cennet olduğunu anlıyorsun.
Gözünü ilk kimde açtı isen onda hep değerli olduğunu anlıyorsun..
Ne kadar hata yaparsan yap çekirdek ailen senden hiç vazgeçmiyor.
Geriye kalanlar ödüllü oyuncu, şeytanın vücut almış hali...
İşin içinde menfaat dahi olmasa kendi kendine kötü olan çok iblis var şu yeryüzünde...
Dostluklar yalan olmuş yalan dünyada...
İnsanlar hep sahte, hep hesaplı...
Robot gibi yazılımla çalışan, duyguları hiç olmuş İnsanlar...
Kalp ve beyin dengesini kaybetmiş, sevgiden yoksun insanlar...
Vicdan, merhamet ve şefkâtten hiç bahsetmiyorum bile...
Ben anladım bu dünya sahtelerin dünyası...
Bizler bir avuç insan kaldık yoz kalabalıkların içinde...
Sevdiklerinize sarılın, gözbebeğiniz gibi bakın onlara...
Çünkü onlardan bir tane daha yok.
Sizden de bir tane daha yok.
Sevginizi, enerjinizi, zamanınızı kimse için ziyân etmeyin.
İnsanların sahte simâ ve samimiyetlerine inanmayın.
Unutmayın, siz can kapınızı açmazsanız kimse size zarar veremez.
Elli yaşında hâlâ öğreniyorum...
Dikkat edin, iyi niyetleriniz ve saf sevginiz size zehir olarak dönmesin.
Kimseye gereğinden fazla iyi niyet ve sevgi vermeniz gerekmiyor.
İlle de seveceksiniz yüreğinizden sessizce sevin, İyilik yapacaksanız sessizce ve gizlice yapın.
Dua edeceksiniz habersizce güzel dualar edin.
Ama ne olur kimseye ruhunuzu göstermeyin.
İnsanlar anlamazlar sizdeki güzellikleri, anlasalar da memnuniyet duymazlar.
Kıskançlıkları zehirli bir sarmaşık gibidir.
Ne yaptıklarını anlayamadan ziyan ederler sizi...
Kadını, erkeğ, yaşlısı, genci, çocuğu hiç farketmiyor.
Kötü kötüdür, iyi de iyidir.
Kimse bunu değiştiremedi.
En iyisi kendi özgüvenlik çemberinizin dışına çıkmamak.
Özeliniz hep özel kalsın.
Kimse sizin zayıf ve güçlü yönlerinizi bilmesin.
İzin vermeyin buna...
Gereksiz insanlarla zaman geçirmeyin.
Değer kavramının karşılığı herkeste aynı değildir.
Yaşam içi dışı bir olmayan insanlar yüzünden pek de kolay değildir..
Herkes kendini korumak, sevmek, kendine değer vermek zorunda...
Kimseden değer, saygı ve sevgi beklemeyin.
Çünkü bunlar yüksek erdemli insanlarda bulunur.
Çoğunluğun ruhunu sattığı, aklını ve kalbini unuttuğu bir dünyada var olmaya çalışıyoruz...
İnsan kalabilenlere, gözünden bir damla olsun göz yaşı akanlara, kalplerinde sevgisi olanlara selam olsun...
Sevgilerimle...
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder