Bazı adımlar cesaret ister...
Bazı adımlar can yakar..
Ancak olması gerekendir..
Bir cerrahın hastasını iyileştirmek için ameliyat etmesi gibidir.
Kendi kendinizin cerrahı olmak zorundasınızdır.
Hiç kimse bunu sizin için yapamaz..
Kendiniz için en doğruyu sadece siz bilebilirsiniz.
Hayatınız bir bahçe ise ve o bahçeyi yabani otlar kaplamışsa,
Köklerinden söke söke o temizliği yapmak sizin kendinize görevinizdir, sorumluluğunuzdur.
Ondan sonra ne istiyorsanız bahçenize onu ekin..
Unutmayın şu hayatta en büyük sorumluluğunuz kendinizedir.
Sakın ola kendinizi hiç bir insana adamayın.
Çünkü buna hakkınız yok..
Aksi halde kendinize en büyük zulmü yaparsınız.
Ve farkında olmasanız da karşınızdakine de değişik şekillerde bilmeden kötülük etmiş olursunuz.
En iyi insan kendini mutlu eden insandır.
En iyi insan kendinin farkında olan insandır.
Siz güneş olmadıkça kimseye de faydanız olmaz.
Önce güneş olun, var olun ki ışıldayabilesiniz..
Hedefleriniz ve hayalleriniz olsun kendiniz için...
Siz kendinizi sevmezseniz hiç kimse de sizi sevmez..
Herşeyin anahtarı sadece sizsiniz.
Ve....yine ...şunu da unutmayın...!
Kimse kimseden ne üstün ne de eksik...!
Herkes biricik ve herkes çok değerli..
Ne köle olun ne de efendi...!
Sadece kendinin farkında olan iyi ve güzel bir insan olun..
Kendinizi lütfen sevin, lütfen..
Çok sevin..
Yeryüzü kendini seven mutlu ve iyi insanlarla güzel olabilir ..
Çünkü böyle insanlar kendilerindeki tüm güzellikleri çevrelerine de bulaştırırlar..
Sevgilerimle Kıymetli Dostlarım...
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
yaşamak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yaşamak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
21 Ağustos 2021 Cumartesi
7 Mayıs 2021 Cuma
BUGÜNDEN DÜNE...
Çocukluğu ve gençliği aynı değerler ve mekanlar üzerinden geçenler tarihin akışında birgün mutlaka yolları kesişiyor. Ondandır ki bu insanlar birbirlerini ilk gördüklerinde ortak paydaşda olduklarını bilmeden birbirlerine doğru sevgi ve dostlukla, iyilik ve güzellikle akarlar.
Kimbilir belki aynı sırda oturmuşsunuzdur, aynı tahtaya bakıp belki de aynı öğretmeni dinlemişsinizdir. Belki aynı kar tanesini birlikte izlemişsinizdir. Aynı musluktan su içmiş, aynı bahçede oyun oynamışsınızdır.. Takvimler farklı rakamları göstermiş olsa da herşeyi aynı yerde aynı şekilde, aynı heyacanla yapmışsınızdır. Ruhlarınız çoktan can, kardeş olmuştur da haberiniz yoktur.
Ve birgün anlarsınız; hiç ummadığınız bir anda ve mekânda, yolunuzun,yaşanmışlığınızın aynı olduğu insanlarla karşılaşııp da neden yakın olduğunuzu.
Birgün gerçekten anlarsınız.
Hayat daima mucizeler yaşatır insana.
Bizler ise bu mucizeleri sadece hazırsak farkedebiliyoruz.
Hayatınızın en büyük mucizesine teğet geçerken neleri kaçırdığınızı belki de hiç bilemeyeceksiniz.
Anlam arayışında ve farkında olmalı insan. Çünkü hayatımızdaki hiç bir insan ve durum tesadüf değildir.
Ve şimdi düşünüyorum.
Acaba tarihin bilinmez anlarında ayrı ayrı, aynı sıralarda otururken sevincimiz de aynı mıydı?
Ya korkularımız, ya akan göz yaşlarımız?
Kimbilir belki aynı sırda oturmuşsunuzdur, aynı tahtaya bakıp belki de aynı öğretmeni dinlemişsinizdir. Belki aynı kar tanesini birlikte izlemişsinizdir. Aynı musluktan su içmiş, aynı bahçede oyun oynamışsınızdır.. Takvimler farklı rakamları göstermiş olsa da herşeyi aynı yerde aynı şekilde, aynı heyacanla yapmışsınızdır. Ruhlarınız çoktan can, kardeş olmuştur da haberiniz yoktur.
Ve birgün anlarsınız; hiç ummadığınız bir anda ve mekânda, yolunuzun,yaşanmışlığınızın aynı olduğu insanlarla karşılaşııp da neden yakın olduğunuzu.
Birgün gerçekten anlarsınız.
Hayat daima mucizeler yaşatır insana.
Bizler ise bu mucizeleri sadece hazırsak farkedebiliyoruz.
Hayatınızın en büyük mucizesine teğet geçerken neleri kaçırdığınızı belki de hiç bilemeyeceksiniz.
Anlam arayışında ve farkında olmalı insan. Çünkü hayatımızdaki hiç bir insan ve durum tesadüf değildir.
Ve şimdi düşünüyorum.
Acaba tarihin bilinmez anlarında ayrı ayrı, aynı sıralarda otururken sevincimiz de aynı mıydı?
Ya korkularımız, ya akan göz yaşlarımız?
Ve belki kimsesizliğimiz, aynı mıydı?
Bugünden düne...
CEYDA ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
Bugünden düne...
CEYDA ÇEÇEN
Eğitimci Yazar
27 Mart 2020 Cuma
DÜNYANIN ÇATISINDA YAŞAMAK İSTER MİSİNİZ?
Medeniyetten uzak ilginç yaşam!
Evet, ‘’Dünyanın Çatısı’’
olarak adlandırılan, Afganistan’ın kuzey doğusunda yer alan ‘’Hindukuş Dağları’’
ile çevrilmiş, Tacikistan, Pakistan ve Çin’e komşu, Wakhan (Vahan) Koridoru,
halkı ve kendine özgü yapısı ile medeniyetten uzak ilginç yaşamlara sahne
olmaktadır. Aynı zamanda Wakhan Koridoru bölgesi, İpek yolunun en gözde
noktalarından biridir. Bölgenin yerli halkı şu anda dünyada olup biten hiçbir şeyden
habersiz bir şekilde yaşamaktadır.
Şimdi bölgedeki halkın
ilginç yaşam öykülerine bakalım; dünyanın çatısı denilen bu bölgede insanlar
izole bir şekilde yaşıyorlar ve yaşlarını bile bilmiyorlar. Wakhan bölgesi
adını, Pamir dağlarının Afganistan’daki bölümünden alıyor. Bölgede, Wakhiler ve
Kırgızlar diye iki ayrı topluluk var. Yüksek bölgelerde Kırgızlar,
hayvancılıkla geçiniyor ve göçebe bir hayat yaşıyorlar. Wakhiler ise Vadide
yerleşik hayata geçen tarım ve hayvancılıkla geçinen bir topluluktur.
Bu bölge, 240 Kilometre
uzunluğunda bir vadi, yaşayan 12 bin kişi ve hiçbir savaşın uğramadığı bir
yaşam bölgesidir. Kışları çok sert geçiyor. Hayvanlar bile ısı ve enerjilerini
korumak için çok fazla hareket etmiyorlar.
Kırgızlar, bölgede otağ
adı verilen çadır barınaklarda yaşıyorlar. Bölgede doktor ve öğretmen
bulunmamaktadır. Halkın gidecek yerlerinin olmaması, onları çaresiz bırakıyor. Her
ne kadar gitmek isteseler de bölgede yaşamayı, özgür ve güzel bir hapishane
şeklinde anlatıyorlar.
Özetle; medeniyetin,
teknolojinin, savaşların, zaman kavramının, kavgaların olmadığı, dünyadan izole
edilmiş, doğal yaşamların sürdüğü sakin, sessiz, gürültüsüz, güzel bir bölge…
Hazırlayan ve Derleyen:
Serhat ÇETİN
*************************************
19 Ocak 2020 Pazar
HAYATA DAİR BİZ...
Yaşadığı şehrin ve görüştüğü insanların etki alanına girmeden sadece kendi düşünce, eylem ve bilinciyle yaşayan insan sayısı çok çok azdır...
Ondandır ki ; insan çevresinin ve görüştüklerinin ortalamasıdır...
Ne istiyorsanız, kendinizi nerede ve kimlerle görmek istiyorsanız ona göre seçimlerinizi yapın..
Mutluluk, iyilik, sevinç, neşe, bolluk bereket, huzur ve paylaşım en güzel, en şahane insâni bulaşıcılardır.. Lütfen bu bulaşıcılara sahip olanlarla görüşelim...
Güneş' in iyilestiren, çoğaltan, mutlu eden, huzur ve coşkuyu ayni anda veren muhtesem bir gücü vardır.. Ve biliyor musunuz ? Bazı insanlar bir Güneş gibidir..
Işte böyle insanlarla görüşelim..
Ömrümüz böyle insanlarla dolup taşsın daim olsun..
Sevgili Gün...!
Bugün mutluluk ısmarlıyorum Senden, tüm Dostlarıma, Sevdiklerime ve Kendime..
Ondandır ki ; insan çevresinin ve görüştüklerinin ortalamasıdır...
Ne istiyorsanız, kendinizi nerede ve kimlerle görmek istiyorsanız ona göre seçimlerinizi yapın..
Mutluluk, iyilik, sevinç, neşe, bolluk bereket, huzur ve paylaşım en güzel, en şahane insâni bulaşıcılardır.. Lütfen bu bulaşıcılara sahip olanlarla görüşelim...
Güneş' in iyilestiren, çoğaltan, mutlu eden, huzur ve coşkuyu ayni anda veren muhtesem bir gücü vardır.. Ve biliyor musunuz ? Bazı insanlar bir Güneş gibidir..
Işte böyle insanlarla görüşelim..
Ömrümüz böyle insanlarla dolup taşsın daim olsun..
Sevgili Gün...!
Bugün mutluluk ısmarlıyorum Senden, tüm Dostlarıma, Sevdiklerime ve Kendime..
Ceyda ÇEÇEN
11 Ocak 2020 Cumartesi
YAŞAMAK;GÖKKUŞAĞINI YÜREĞİNLE SARABİLMEKTİR.
Yaşam dersini ustaca verir hem de hiç ama hiç aklına
gelmeyecek şekilde..
Şarkıda der ki;
" yalnızım dostlarım yalnız"...
Zaman fısıldar ;
" kim değil ki...?"
Yakar birileri canını hem de en yakınım dediklerinden...
Hep yalnızsındır da bazen işte o yalnızlık ateşten bir top
gibi düşer ömrünün ortasına..
Öyle bir yakar ki; imdada bile mecalin yoktur..
Takvimler avaz avaz bağırır, okyanusta kaybolmuş
gibisindir..
Arayanın da yoktur, soranın da...
Belli ki ; yüzmeyi de bilmiyorsun..
Ve sen her şeye rağmen umudunu kaybetmiyorsun...
Can bu ya çıkmayınca bedenden kalp atarmış umut diye..
Bir başına da kalsan, yolların engelli de olsa, okyanusta da
kaybolsan, son treni kaçırmış da olsan, göğsünde varsa umudun asla pes etme...!
Devam et yoluna...!
Daima bilki; kazananlar ne olursa olsun asla
vazgeçmeyenlerdir...
Neyi derd edersin...?
Tarih pes etmeyen kazananlarla doludur...
Dön de bir bak senden öncekilere..
Sanma ki; sadece çetrefil senin yolundadır.
Kimler kimler gelip geçti yaşamın bin bir döngüsünden..
Cesur ol ve devam et..
Kime kalmış dünya, kat tozu dumana...
Bırak çaksın şimşekler...
Sen yağmurdan sonra ki Güneşe ve gökkuşağına odaklan...
Sabrederken, umudunu taşırken eylemden de asla vazgeçme...
Sen masadaki süslü vazo değil, heybetli şelâlelerden akan
çağlayan ol, okyanusa karış...
Büyük düşün, büyük yaşa.
Korkma...
Bir gün herkes gidecek bu dünyadan..
Dünya sana el sallamadan cesurca yaşa, göğsündeki tüm
umutlarını...
Sen gül ki; dünya da sana gülsün...
Her insanın göğsünde bir gülü vardır...
O gülü asla soldurmayın, soldurtmayın..
Şarkıda ne diyordu..?
"gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar, yeryüzünde en az
sizin kadar yalnızım.."
Anladım ki; dünya kervanında hisseye düşen herkes için çeşit
çeşit..
Derman arama derdine, derdindedir dermanın...
Ve sanma dertsiz insan var diye..!
Derdi olmayan dermandan ne anlar...
Tat mı arıyorsun....Yüreğini gör, yüreğini hisset...
Ve kimseyi asla yargılama..
Dost kervanın nerede Dost...?
Geçti deme, eylen deme.
Bana dost kervanı gerek dost.
Allah' ın müjdelediği, güzel dost...
Umudunun çiçeğini sakın soldurmayasın....
Ceyda ÇEÇEN
Eğitimci Yazar